Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Heyeti’nde, Genel Sıhhat Sigortası’na ait düzenlemeleri de içeren kanun teklifinin birinci kısmına dair görüşmeler sona erdi.

TEKLİFE DAİR DEĞERLENDİRMELER

Teklifin tümü üzerinde söz alan Saadet Partisi Küme Başkanvekili Selçuk Özdağ, genel sıhhat sigortasının, 1 Ekim 2008’de yürürlüğe girdiğini, 1 Ocak 2012 prestijiyle mecburî hale getirildiğini anlatarak, “2025 yılı prestijiyle 781 lira olan, hiç de az olmayan bir ölçü parayı işi gücü olmayan vatandaşlarımıza zorla ödetmek ne insani ne vicdani ne de toplumsal devlet anlayışına yakışan bir uygulamadır.” diye konuştu.

Genel Sıhhat Sigortası borcu olanların olağan şartlarda sıhhat hizmetlerinden yararlanamadığını lakin Cumhurbaşkanlığı kararıyla 31 Aralık 2024’e kadar sıhhat hizmetlerinden yararlanabilecekleri kararının alındığını söyleyen Özdağ, “Yeni bir Cumhurbaşkanı kararı yayımlanmazsa 2025 yılında Genel Sıhhat Sigortası borcu olanlar sıhhat hizmetlerinden yararlanamayacak ve hakikaten şu anda vatandaşlarımız tam da bu gerçeklikle karşı karşıya.” değerlendirmesinde bulundu.

Halkın genel sıhhat sigortası borçlarının silindiğine dair propaganda yapıldığını savunan Özdağ, “Bu iktidar aslında tahsil edemeyeceği 10 yıl öncesinin genel sıhhat sigortası borçlarını siliyor yalnızca, yani resmen milletimizi kandırıyor, milletimizle alay ediyorlar.” tabirlerini kullandı.

Özdağ, bir Cumhurbaşkanı kararıyla 2025 yılında genel sıhhat sigortası borcu olanların sıhhat hizmetlerinden yararlanmalarına imkan sağlanmasını istedi.

“ÜLKÜ OCAKLARI, RÜŞTÜNÜ İSPAT ETMİŞ BİR EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFIDIR”

MHP Küme Başkanvekili Filiz Kılıç, Dava Ocakları’nın dünyanın en büyük gençlik tertibi ve Türk gençliğinin köklü bir kurumu olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Milli Eğitim Bakanlığının ulusal ve manevi kıymetlerimizi gelecek jenerasyonlara aktarma maksadını paylaşan bir eğitim ve kültür vakfıyla işbirliği yapmasını yadırgamak ya cahillikten ya da hazımsızlıktandır. Eğitim, milletimizin ortak geleceğinin altyapısını oluşturur; bu misyon, Dava Ocaklarının varlık sebebidir. Ülkü Ocakları eğitim faaliyetleriyle gençlerimize ulusal şuuru aşılayan, onları bilim, teknoloji, sanat ve spor üzere alanlarda destekleyen, rüştünü ispat etmiş bir eğitim ve kültür vakfıdır.”

Ülkü Ocaklarının, Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaşta kaç Fatihler yetiştirmeye adanmış kutsal bir yuva olduğunu söz eden Kılıç, “Ülkü Ocaklarından vatan haini çıkmaz; çıkarsa vatan sevdalısı adamlar çıkar, Nobel Ödüllü Aziz Sancar çıkar, bilge başkan Devlet Bahçeli çıkar.” dedi.

“BU KANUN TEKLİFİNİN BAZI MADDELERİNİ DESTEKLİYORUZ”

İYİ Parti Ankara Milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba, 2024 yılından sonra emekli olacakların hak kayıplarının giderilmesi maksadıyla sundukları ek unsur taleplerinin Komite’de kabul edilmediğini anlatarak, yüzde 30’a varan maaş kaybının yaşanmaması için süreksiz düzenleme yapılması yahut “güncelleme katsayısının ilgili yıl içinde emekli aylıklarına yapılan toplam artıştan düşük” olmayacağı formundaki tekliflerinin görüşülmesi dahi gerek görülmeden reddedildiğini söyledi.

Hükümetin bu talepleri dikkate almamasının, milyonlarca emeklinin hak kaybına uğramasına yol açacağını savunan Fakıbaba, “Bu kanun teklifinin kimi hususlarını destekliyoruz fakat kimi kararlar vatandaşlarımız için olumsuz sonuçlar doğuracak.” dedi.

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, “Bu yasa teklifine, biz olumlu üzere olacak şeylere bile; oturduğu sıhhat siyaseti ve sıhhat anlayışı bütünlüklü bir siyaset olmadığı için inanç duyamıyoruz.” dedi.

Aile sıhhat merkezlerine “GETAT (Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp) uygulamaları” ismi altında klâsik yaklaşımların taşındığını söyleyen Çelenk, “Bugünkü sıhhat sisteminde bu GETAT uygulamalarının nasıl aslında geçmişin o bilgece şifacılığının uzağında, büsbütün ticari bir şeye oturacağını görebiliyoruz. Aile sıhhat merkezinde saat beşten sonra bu uygulamalar başladığında bugüne kadar olan sıkıntıların katmerleneceğini biliyoruz.” diye konuştu.

“İŞ GÜCÜNE İŞTİRAKİ ARTIRMAK İÇİN GELECEKTE KAPSAMLI BİR ÇALIŞMA YAPILMASI PLANLANMAKTADIR”

AK Parti Bayburt Milletvekili Orhan Ateş, milletvekillerinin kanun teklifine ait sorularını yanıtladı.

Teklifte yapılan düzenlemeyle engelli bireylerin emeklilik müddetlerinde standartların birleştirilmesinin, toplumsal adaleti güçlendireceğini ve engelli bireylerin karşılaştığı meselelerin büyük ölçüde tahlile kavuşturulacağını, mevcut sıkıntıların tahlilinde de değerli bir başlangıç olacağını söyleyen Ateş, “Ayrıca iş gücüne iştiraki artırmak için gelecekte kapsamlı bir çalışma yapılması planlanmaktadır.” dedi.

Ateş, vergi indiriminden emeklilikle ilgili hususa açıklık getirmek istediğini belirterek, “Teklifte yer alan düzenlemelerde 2008 öncesi vergi indirimi raporu olanlar değil, aylık almakta olanların kazanılmış haklarının korunacağı ve bunlar hakkında eski kararların uygulanacağını tabir etmek istiyorum.” dedi.

Teklifin, az hastalıklar için gereken ilaçların yurt dışından temin sürecini hızlandırmayı ve bu ilaçları geri ödeme kapsamına almayı amaçladığını anlatan Ateş, kamu ihale kanundaki prosedürlerin, bilhassa pandemi üzere acil durumlarda süratli hareket etmeyi zorlaştırdığını, bu düzenlemenin maksadının ilaçların süratli, ekonomik ve aracı olmadan ilgililerine ulaştırmak olduğunu lisana getirdi. Ateş, alımların muhakkak kurallar ve kamu kontrolü altında olacağını belirtti.

Şu anda 14 bin aile tabibinin GETAT uygulama sertifikasına sahip olduğunu bildiren Ateş, klâsik ve tamamlayıcı tıbbın insanlık tarihi kadar eski bir sistem olmakla birlikte, 21. yüzyılın başlarında dünya genelinde yine popülerlik kazandığını, bu yolların yalnızca gelişmekte olan ülkelerde değil, gelişmiş ülkelerde de yaygın olduğunu tabir etti.

Tamamlayıcı ve alternatif tıp uygulamalarının çağdaş tıbbi destekleyen değerli bir alan olarak halk sıhhatini güçlendirme ve bireylerin hayat kalitesini artırmak konusunda potansiyel bir tedavi usulü olduğunu kaydeden Ateş, “AK Parti hükümetleri olarak Dünya Sıhhat Örgütü kriterleri bağlamında bu uygulamaların yasal tabanda düzenlenerek daha emniyetli ve daha aktif hale gelmesini amaçlamaktayız.” dedi.

Ateş, bu düzenlemenin hem vatandaşların inançlı sıhhat hizmetine erişimini artıracağını hem de bu alanın kayıt dışı uygulamalardan arındırılmasını sağlayacağını belirtti.

Aile tabiplerinin üzerinde, artan ve fiyatsız durum raporlarının asimetrik bir baskı oluşturduğunu aktaran Ateş, “Bu raporların fiyatlı hale getirilmesi ve bir kısmı e-Nabız üzerinden alınmasıyla doktorlarımızın üzerindeki bu baskı azaltılacaktır.” diye konuştu.

Teklifin tümü ve birinci kısmının tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının akabinde, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, birleşimi, yarın saat 14.00’te toplanmak üzere kapattı.