Eskişehir’de kask, kar maskesi ve gözetici şeffaf gözlük takarak canlı yayında insanları bıçaklayan saldırgan Türkiye’nin gündemine düşmüştü.

Başında kask, belinde balta, yüzünde maske ve üzerinde atak yeleği bulunan 19 yaşındaki saldırgan Arda K’nin Tepebaşı Mescidi bahçesindeki çay bahçesinde Tevfik Arslan (72), Cumali Özemek (58), Naşit Özyürek (88), Metin Korkmaz (65) ve Cemal Altıntaş’ı (52) bıçakla yaralanmasına ait Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma tamamlandı.

SAVCI 108 YIL İSTEDİ

Cumhuriyet Savcısı Ferhat Demirci tarafından hazırlanan ve Eskişehir 6. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 37 sayfalık iddianamede, olayı gerçekleştirdiğinde 18 yaşında olan tutuklu sanık Arda K’nin “tasarlayarak öldürmeye teşebbüsten” 100 yıla ve “halk ortasında dehşet ve panik yaratmak emeliyle tehdit” kabahatinden 8 yıla kadar mahpusla cezalandırılması talep edildi.

Sanığın görüntü paylaşım platformundan canlı olarak kaydedip paylaştığı anlaşılan olay anına ilişkin imajların tahlilinin yer aldığı iddianamede, bıçakla yaralanan 5 kişinin muayene sonuçları, “Humanty İs Overrate (İnsanlık Abartılıyor)” ibareli siyah renkli tişört giyen sanığın üzerinde ve adreslerinde ele geçirilen kabahat ögeleri ve dijital malzemeler, sanığın ve müştekilerin sözleri ile Arda K’nin toplumsal medya hesapları ile ilgili yapılan açık kaynak araştırmalarına ait tespitler yer aldı.

İNTERNET OYUNU ÜZERİNDEN KURDUĞU ALAKALARI ANLATTI

Arda K, iddianamede yer alan tabirinde, yaklaşık 6-7 ay evvel oyun platformu üzerinde gezinirken bir hesaba denk geldiğini, hesap sahibiyle İngilizce sohbet ettiğini belirterek, şunları anlattı:

Doğu Avrupa kökenli olduğunu söyledi lakin ülkesini tam olarak söylemedi, kendisinin benden bir iki yaş küçük olduğunu söylemişti. Kendisinin bulunmuş olduğu ülkede okullar başladığı, gittiği okulda silah alıp aksiyon yapmak istediğini benimle paylaşıyordu, bu silahı ailesinin üzerinden alacağını söylüyordu. Bu şahsın hangi ülkede yaşadığını bilmiyorum.

Onunla ortak yanlarımızın olduğunu düşünerek birinci başlarda yalnızca Türkiye’de yaşadığımı, son iki hafta içerisinde Eskişehir’de yaşadığımı ve silah almak planlarımın olduğunu söylemiştim fakat silah alacak bir yer bulamadığımı şahsa söylemem üzerine bu şahıs bana patlayıcı yapabileceğimi söylemişti, esasen ben daha öncesinden uygulama üzerinden patlayıcı yapabileceğim metinlerin olduğu belgeleri indirip incelemeler yapmıştım. Patlayıcı yapılabileceğim materyal temin edemedim ayrıyeten konutta tehlikeli olacağı niyetiyle patlayıcı yapmadım.

“TEPEBAŞI MESCİDİ ETRAFINDA AKSİYON YAPACAĞIMI KESİNLEŞTİRDİK”

Konuştuğu kişinin Eskişehir bir hareket yapması konusunda yönlendirmelerde bulunduğunu ileri süren sanık, şöyle devam etti:

Eylem yapabileceğim yerleri çizerek bu şahsa gönderdim. Şahısla daha evvelden konuşurken bir kilisede hücum yapmak istediğimi söylediğimde bunun dikkat çeken hareket olabileceğini söyleyerek bana teşvik edici kelamlar söyledi lakin ben bu saldırıyı başımda tam olarak planlayamadığımdan ötürü planımdan vazgeçtim, kiliseye taarruz yapma fikrim ise dikkat cazibeli yerlerden birisi olmasıydı.

Ben silah ve patlayıcı temin edemediğimden ötürü internet üzerinden balta, bıçak, kask, maske, kollayıcı gözlük, atak yeleği, eldiven, pantolon, palaska aldım. Daha sonradan bu materyallerin üzerine politik görüşüm olan Nasyonel sosyalizm (Nazizm) görüşüme ilişkin Nazi amblemini yeleğimin üzerine yapıştırdım, tekrar tıpkı ideolojime ilişkin ‘SS’ amblemini, eşittir işareti üzerine çizgi çizerek eşit değildir manasında bir hali, KKK (Klu Klux Klan) ibarelerini ve gamalı haç işaretini küçük kamp bıçağımın üzerine beyaz endüstriyel kalemle çizdim.

Bu şahısla son görüşmemi yaptım. Eskişehir’de yapmış olduğum planı kendisi de tasdiklediği için Tepebaşı Mescidi etrafında aksiyon yapacağımı kesinleştirdik, daha sonra bu şahısla yazışmaları bilgisayardan, cep telefonumdan sildim. Cep telefonumu, bilgisayarımı, konutta bulunan hard diskimi yaptığım hareket planları bulunmasın diye format atarak sıfırlayarak meskenden çıktım.

“SADECE İNSANI SEVMEDİĞİM İÇİN…”

Sanık, canlı yayın açarak cami bahçesinde oturan bireylere yönelik atak yeleğinden çıkarttığı bıçakla öldürmek gayeli saldırdığını itiraf ederek, “Bir kişiyi daha bıçakladıktan sonra ardımdan ‘dur’ halinde bir ses duydum ve gerimi döndüğümde bana hakikat koşan bir polis olduğunu görünce kaçarken yeniden durak üzerinde bulunan bir kişiyi sırtından bıçakladığımı şu an hatırlıyorum. Ben bu aksiyonu yaparken dini amaçlı bir aksiyon yapmadım, yalnızca insanı sevmediğim için ve ses getireceğinden ötürü bu aksiyonu yaptım.” tabirini kullandı.

Saldırı gününden 7-8 ay evvel depresyondan kurtulmak için bir hastanenin psikiyatri servisine başvurduğunu, hekimin verdiği ilacı makûs hissettiği için bir gün sonra bıraktığını anlatan sanık, rastgele bir terör örgütüyle bağlantısının olmadığını, pişmanlık duyduğunu kaydetti.

İddianamede, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü gruplarınca ilgili web sitesine erişim sağlanamadığı, sanığın irtibatlı olduğu kullanıcının da tespit edilemediği belirtildi.

İNTERNETTE “CİNAYETİN CEZASI KAÇ YIL” VE “ANNENİZİN MUTFAĞINDA BOMBA YAPIMI” ARAMALARI YAPMIŞ

Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince yapılan incelemenin raporuna nazaran de Arda K’nin internet tarayıcısı üzerinden “cinayetin cezası kaç yıl” ve “annenizin mutfağında bomba yapımı” üzere aramaların yanı sıra çeşitli olay ve bireyler hakkında arama yaptığına dair tespitler iddianamede yer buldu.

TERÖRİSTLERİ “AZİZ” OLARAK NİTELENDİRMİŞ

Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Uğraş Daire Başkanlığınca düzenlenen rapora nazaran ise sanık Arda K’nin atak öncesi yayınlamış olduğu 16 sayfalık “manifesto metni” içeriğinde hücumları bilgisayar oyunu üzere farklı zorluk düzeylerine ayırdığı, farklı etnik kümeler ve topluluklara hakaretler yağdırarak işlenecek cinayetleri değerine nazaran puanladığı, “manifestosu”nda 2019’da Yeni Zelanda’da iki camiyi gaye alarak 51 kişiyi öldüren Brenton Tarrant, 2011 yılında Norveç’te bir yaz kampında 77 kişiyi öldüren Anders Behring Breivik, 2017 yılında Las Vegas’ta onlarca kişinin ömrünü yitirdiği saldırıyı yapan Stephen Paddock ve 1995 yılında Oklahoma’da düzenlediği bombalı akın ile 168 kişiyi öldüren Timothy McVeigh isimli şahısları “aziz” olarak nitelendirdiği aktarıldı.

Arda K’nin gerçekleştirdiği hareketin, oyun ve şiddet kavramlarının münasebetini akla getirdiği, şiddet içerikli görüntü oyunlarının saldırganla özdeşim kurma, akın aksiyonlarına faal olarak katılma, düşmanca sanal bir gerçeklik yaratma, saldırgan davranış ve tavırların öğrenilmesi ve sürdürülmesinde klasik medyadan daha güçlü tesirleri bulunduğu belirtilen raporda, sanığın kendini bir “oyun kahramanı”na dönüştürmesi, “manifestosu”nda yayınladığı puanlama sistemi ve kimi aksiyon oyunlarındaki savaşçı karakterlere benzeyen bir maske takmasının bu kanıyı güçlendirdiği tabir edildi.

Raporda, “Şüphelinin manifestosunda yer alan ‘Beni büyük ihtimalle ya haberlerde ya da kentimin haber sayfalarında bulabilirsiniz ki bu motivasyonla yapılan birinci taarruz olduğu için büyük ihtimalle haberlere çıkacağımı düşünüyorum. Editim tahminen yapılır’ halindeki paylaşımın kendini örnek alacağını düşündüğü şahıslara bıraktığı 10 unsurluk ipucu listesi ve hareketinin kendisini ‘azizler listesine’ koyacağı niyeti dikkate alındığında, mevzunun oyun­ şiddet bağlamının yanı sıra gençlerin ‘fenomen olma’ dileğine da bağlanabilir.” değerlendirmesine yer verildi.

SANIĞIN CEZAİ EHLİYETİ TAM

Arda K’nin sevk edildiği sağlık kurumu tarafından düzenlenen rapora nazaran işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin ve cezai ehliyetinin tam olduğu belirtilen iddianamede, sanığın hareketinin ise terör kabahati olarak nitelendirilemeyeceği söz edilerek, şunlar kaydedildi:

Arda K’nin toplumsal medya platformlarında ve oyun sitelerinde tanışmış olduğu Nasyonel sosyalizm (Nazizm) görüşünü benimseyen başka şahıslardan ve bu görüşü benimseyen şahısların dünya çapında gerçekleştirmiş olduğu başka aksiyonlardan de etkilenerek, misal halde bir aksiyon yapmaya karar verdiği, bu doğrultuda kar maskesi, askeri kamuflaj çelik yelek gibisi üzerinde Nazi kara güneşi resmi bulunan taktik yelek ve kesici aletleri temin ettiği, alınan beyanında ikrar ettiği üzere olay yerine olay öncesinde giderek kıyafetleri giyeceği ve hareketi gerçekleştireceği yerleri, aksiyon saatini belirlediği, yapacağı aksiyona ait manifesto hazırladığı ve canlı yayın yapmak için düzenek temin ederek hareketi her istikametiyle tasarladıktan sonra olay tarihinde yapmış olduğu plan ve tasarlama kapsamında elinde bulunan bıçakla müştekileri alınan savunmasında da ikrar ettiği üzere öldürme kastıyla rastgele darbeler vurmak suretiyle bıçaklayarak her bir müştekiye karşı farklı ayrı olmak üzere ‘tasarlayarak taammüden öldürmeye teşebbüs’ kabahatini işlediği, birden fazla bıçak, balta ve biber gazıyla yaklaşık 200 metrelik aralık boyunca maksat gözetmeksizin akınlar da bulunarak olay yerinde bulunan öbür şahıslar üzerinde de kaygı, dert ve panik yaratmak suretiyle ‘Silahla halk ortasında endişe ve panik yaratmak gayesiyle tehdit’ kabahatini işlediği soruşturma sonucunda elde edilen tüm kanıtlar prestijiyle anlaşılmıştır.

Sanık Arda K’nin 5 müştekiye karşı başka farklı olmak üzere “tasarlayarak taammüden öldürmeye teşebbüs” hatasından 20 yıla, “halk ortasında endişe ve panik yaratmak emeliyle tehdit” kabahatinden ise 8 yıla kadar mahpusla cezalandırılması istendi.