İngiltere’de on binlerce kişi Filistin için yürüdü
İngiltere’nin başşehri Londra’da, Embankment İstasyonu önünde toplanan on binlerce kişi, Filistin’e takviye vermek hedefiyle büyük bir yürüyüş gerçekleştirdi. Göstericiler, İsrail’in Gazze’ye yönelik hücumlarını, İngiltere’nin İsrail’e silah satışlarını ve ülkedeki Filistin yanlısı eylemcilere yönelik baskıları protesto etti.
“STARMER, SENİ SOYKIRIMLA YARGILAYACAĞIZ”
Kalabalık, Westminster Köprüsü üzerinden Thames Nehri’nin güneyine ilerlerken, “Özgür Filistin”, “Nehirden denize Filistin özgür olacak” ve “Keir Starmer, saklanamazsın, seni soykırımla yargılayacağız” üzere sloganlar attı.

7 Ekim 2023’te başlayan İsrail taarruzlarından bu yana düzenlenen 28. ulusal aksiyonda, protestocular Lübnan, Suriye ve İran bayrakları taşıyarak bölgesel dayanışma bildirisi verdi.
Yürüyüş güzergâhında karşı şov düzenleyen İsrail yanlısı bir küme da vardı. Polis, tarafların karşı karşıya gelmesini engellemek hedefiyle barikatlarla tampon bölge oluşturdu. Yaşanan kelamlı tartışmalar sırasında bir kişi gözaltına alındı.
Aynı gün Parlamento önünde, İngiltere’de temmuz ayında yasaklanan ve terör örgütü ilan edilen Palestine Action kümesine dayanak vermek isteyen göstericilere de polis müdahale etti. İsrail ile çalışan şirketleri maksat alan hareketleriyle bilinen kümeye takviye veren 55 kişi gözaltına alındı.

“F-35’LERDEN GÜÇLÜ BİR İNANÇLA AYAKTAYIZ”
Yürüyüş, Başbakanlık Ofisi’nin bulunduğu Downing Street’in girişinde sona erdi. Burada kurulan sahnede kalabalığa hitap eden Filistin’in İngiltere Büyükelçisi Hüsam Zomlot, Gazze’de yaşanan sivil ölümlerinin medya tarafından görmezden gelindiğini vurguladı.
“İsrail, soykırımı, etnik paklığı, toplu katliamı ve savaş cürümlerini sıradanlaştırdı.” diyen Zomlot, Filistin halkının direncini şöyle lisana getirdi:
“Gitmiyoruz, dimdik ayaktayız. Gazze’yi yine inşa edeceğiz. Yaralandık ancak yıkılmadık. İnancımız F-35’lerden daha yüksek.”

80 MİLLETVEKİLİNDEN İSRAİL’E BOYKOT ÇAĞRISI
“Ancak bu tıp somut adımlar İsrail’i durdurabilir.” diyen Burgon, kelamlarını şu sözlerle tamamladı:
“Tarih, adalet ve memleketler arası hukuk bizim yanımızda. En karanlık an, sabaha en yakın andır. Şu an karanlıkta olabiliriz lakin dünyada yükselen vicdanla birlikte şafak söküyor.”









