Ordu’nun Çambaşı ile Giresun’un Karagöl yaylaları ve etrafındaki obalarda yazı geçiren çobanlar, havaların soğumasıyla dönüş seyahatine çıktı. Mayıs ayında sürüleriyle yaylalara çıkan çobanlar, yaklaşık 5 ay boyunca hayvanlarını taze otlaklarda otlattıktan sonra, eylül sonunda köylerine geri dönmeye başladı.
SİSLİ VE ŞİDDETLİ YOLCULUK
Koyun, koç ve kuzulardan oluşan sürüler, çobanların öncülüğünde sis ve çise altında ilerliyor. Seyahat üç gün sürüyor. Çobanlar, makul aralıklarla mola vererek hem sürülerini dinlendiriyor hem de yanlarında getirdikleri yiyecekleri çay eşliğinde tüketiyor.

GÜVENLİK İÇİN KAMYONET EŞLİK EDİYOR
Yol boyunca, hayvanların hastalanma ihtimaline karşı sürülere bir kamyonet eşlik ediyor. Hasta ya da yorgun düşen koyunlar araca alınarak seyahate devam ediyor. Ayrıyeten, bölge sakinleri de güzergâh boyunca topladıkları kekik ile yetiştirdikleri karalahana ve havuç üzere eserleri satışa sunuyor.

“TAM KURT HAVASI”
Giresunlu 57 yaşındaki çoban Öner Büber, Piraziz ilçesindeki köyüne döndüğünü belirterek, seyahatin zorluklarını şu sözlerle anlattı:
Sabah erken saatlerde Karagöl’den çıktık. Akşam Çambaşı Yaylası’nda kaldık. Artık duman ve çise eşliğinde ilerliyoruz. Seyahat güç; koyunları takip etmen gerekiyor. Hava tam ayı ve kurt havası, o yüzden de güç.

“5 AY YAYLADA KALDIK”
Kar yağmadan dönmek zorundayız. Havalar sertleşti. Koyunlarımız için kalacak yerimiz vardı ancak artık dönüş vakti geldi. Beş ay boyunca kuzularımız büyüdü, kurbanlık satışlarımızı yaptık. Artık arkadaşlarla birlikte köylerimize dönüyoruz. Birlikte olunca yol daha kolay geçiyor.

HASTA KOYUNLARA YOL ARKADAŞLIĞI
Çobanlara aracıyla eşlik eden Ahmet Candemir ise hasta ve yorgun düşen koyunları araca aldığını belirterek, şunları söyledi:
Yayla dönüşü üç-dört gün sürüyor. Yol uzun ve güçlü. Ben de hasta olan koyunları otomobile alıyor, onlara yol arkadaşlığı yapıyorum. Bulancak’tan gelen çoban arkadaşlarımız da var, merkeze inince herkes kendi koyunlarını ayırıyor. Yol boyunca birbirimize yardımcı oluyoruz.
