Kitap, on bir ana kısımdan oluşuyor ve her kısım insanlık tarihinin farklı bir tarafını inceliyor. Kısımlar, toplumsal yapılar ve tarihi olaylar hakkında geniş bir perspektif sunuyor.
Bu kısımda mevcut tarih anlatılarının yetersiz kaldığını ve bu anlatıların eşitsizlikleri nasıl gizlediğini tartışırken tarihi eşitsizliğin nasıl oluştuğu, toplumların bu eşitsizliklere nasıl katkıda bulunduğu ve çağımızda bunu aşıp aşamayacağımız irdeleniyor.
Her şeyin Şafağı, okuruna yalnızca insanlığın yeni bir tarihini sunmakla kalmıyor, tıpkı vakitte onları yeni bir tarih bilimine davet ediyor. Nasıl eşitsiz hâle geldiğimizi sormak yerine, eşitsizliğin nasıl bu türlü bir sorun hâline geldiğini sorguluyor. İnsanlık tarihinde eşitsizlik sorun haline getirilirken hukuk tarafından yetkilendirilmiş olabilir mi?
Eşitsizlik tartışmasında ayrıntılı ve derin bir anlatım karşımıza çıkıyor. Akıcı bir lisanla yazılmış, referanslarını filozof ve sosyologların oluşturduğu mini bir tarih kitabı üzere görünse de ağır bir bilgi bombardımanı içeriyor.
ÖNEMLİ BİLGİLER KİTABI
Kitaptaki öbür kısımlarla avcı-toplayıcı toplulukların köle edinme biçimlerini ve üretim biçimlerinin tarihi, farklı toplulukların üretim tekniklerini ve bu yolların toplumsal yapı üzerindeki tesirlerini, tarımın toplumsal yapılar üzerindeki tesirlerini ve bu tesirlerin nasıl önlendiğini anlamaya yönelik kıymetli bilgiler sunuyor.
Her Şeyin Şafağı, efsanelerin toplumsal yapıların ve tarihin anlaşılmasındaki rolünü tartışırken, tarihin klâsik anlatılarının yetersiz kaldığını ve toplumsal gerçekliğin tekrar şekillendirilmesi gerektiğini savunuyor.
Efsanelerin, toplumların kendilerini ve tarihlerini anlamlandırma biçimleri olduğu lakin mevcut efsanelerin artık geçerliliğini yitirdiği ve toplumsal yapıları açıklamakta yetersiz kaldığı vurgulanıyor. Hasebiyle kitabın gayesinin, toplumsal yapıları ve tarihî anlayışları yine şekillendirmek olduğunu söyleyebiliriz.
Sayfa:848
KİTAP HAKKINDA YAPILAN OLUMLU YORUMLAR
The New Yorker, kitabı “Kapsamlı ve provokatif” bir eser olarak nitelendiriyor. Graeber ve Wengrow’un tarihî anlatıları sorgulayıcı yaklaşımlarının, okuyucuları mevcut tarihi anlayışlarını tekrar gözden geçirmeye teşvik ettiği belirtiyor ve kitabın tarihi olaylara dair alışılmış perspektiflerin ötesine geçerek, okuyuculara yeni ve çeşitli bakış açıları sunduğunu söylüyor.
The Guardian, Her Şeyin Şafağı’nı, “Cesur bir tekrar değerlendirme” olarak tanımlıyor.
“ZEKİCE YAZILŞMIŞ BİR KİTAP”
Financial Times, kitabı “Derinlemesine araştırılmış ve zekice yazılmış bir çalışma” olarak pahalandırıyor. Graeber ve Wengrow’un, tarihi anlatıları sorgulayan ve yeni perspektifler sunan yaklaşımlarından övgüyle bahsedilirken, kitap, toplumsal yapıları ve tarih anlayışlarını yine düşünmek isteyen akademisyenler ve genel okuyucular için bedelli bir kaynak olarak görülüyor.
Nature dergisi, kitabın “Bilimsel araştırma ve tarihi tahlilde çığır açan bir çalışma” olduğunu belirtiyor.